Pages

14 Haziran 2008

İlkbahar-Yaz Türlüsü


Neden ilkbahar türlüsü yazdım. Çünkü türlünün içinde enginar var. Enginarın mevsimi çok kısa biliyorsunuz. Ama derin dondurucuya atarsanız bir kaç tane enginar, yazın, hatta kışın bile enginar yiyebilirsiniz. Enginarı ben dondurucuya herhangi bir işlem yapmadan suyu ile birlikte koyuyorum. Dondurucudan çıktığında tadı değişmeyen ender sebzelerden biridir.

Geçen sene benim dondurucuya attığım enginarlar bizim Aysel'in derin dondurucunun fişini çekmesi ve bizim de görmememiz nedeni ile heba olmuştu ama. (Hatta Aysel kısmetinizde yokmuş diye de pişkin pişkin yorum yapmıştı. Şaka şaka çok üzülmüştü zavallım ) Siz yine de enginar mevsimi geçmeden derin dondurucuya enginar atmayı unutmayın.

Malzemeler:
  • 1 adet enginar
  • 15 adet civarı taze fasulye
  • 2 adet patlıcan
  • 1 adet orta boy patates
  • 3 adet domates
  • 1 adet orta boy soğan
  • isteğe bağlı 3-4 diş sarımsak
Yapılışı
  1. Patlıcanları alacalı soyup, halka halka doğrayıp tuzlu suda acısı çıkana kadar bekletelim . Yaklaşık 30 dakika.
  2. Ben patlıcanı kızartmadan koyamıyorum. Siz isterseniz koyabilirsiniz. Patlıcanları önlü arkalı az yağda çok fazla kızartmadan çevirelim.
  3. Soğanları yemeklik, domatesleri ve patatesleri küp küp, enginarı 6'ya bölerek, sarımsakları diş diş, fasulyeleri yine 3-4 bölerek hepsini bir tencerede karıştıralım. 1 bardak su ve ve 1 tatlı kaşığı tuz koyalım. Kısık ateşte pişirelim. İnmesine yakın patlıcanları da katalım bir 10 dakika daha kısık ateşte pişsin.
  4. Ben yemeğe patlıcanları kızartma olarak kattığım için yağ koymuyorum. Ama isterseniz ateşten indirdikten sonra zeytinyağı katabilirsiniz.

13 Haziran 2008

İmam Bayıldı


Ben imambayıldı yemeğini kızartmadan yapanlardanım. Bu yemek çok kısık ateşte çok uzun süre piştiği için bence (bu klavyede noktalı virgül yokkkk ) kızartma olarak yapılan patlıcan yemeklerinden ayırt edilmiyor.

Eşim patlıcan'ın kızartılmadan yapılan yemeklerini , bense kızartıldıktan sonra yapılan yemeklerini severim. Yalnız bu yemekte eşime katılıyorum ve gerçekten lezzet farkını ben pek ayırt edemiyorum. Bakın ayırt edilmiyor dedim. Daha on kere daha yazabilirim haberiniz olsun :)))

Son derece lezzetli tabii ki de sağlıklı. Patlıcanlı tarifler geliyor anacımmmm...

Malzemeler:
  • 6 adet patlıcan
  • 3 adet orta boy kuru soğan
  • 1/2 demet maydanoz
  • 4-5 adet biber
  • 4 -5 diş sarımsak
  • 3 adet büyük boy domates
  • 3 adet kesme şeker

Yapılışı:

  1. Patlıcanları alacalı soyup, karınlarına boydan boya bir yarık atıp tuzlu suda en az 30 dakika bekletiyoruz.
  2. Soğanları piyazlık, sarımsakları, biberleri ve maydanozları ince ince, domatesleri küp küp doğruyoruz. İçine tuzumuzu ve şekerimizi (tuz ve şeker niye bizim oluyorsa) de katıp elimizle bir güzel karıştırıyoruz.
  3. Bu harcı patlıcanların içine yerleştiriyoruz. Patıcanlar tabii ki de yayvan bir tencereye dizilmiş durumda. Harç fazla geldiyse tencerenin içine atın. Servis yaparken tekrar patlıcanların içine sokuşturabilirsiniz.
  4. Bir çay bardağı su ile birlikte çok kısık ateşte 1.5 - 2 saat pişirebilirsiniz. Piştikten sonra üstüne zeytinyağı gezdirmeyi unutmayın.

10 Haziran 2008

Karadut'un Faydaları

Ben reçeli yaptıktan sonra bir çok kişiden karadut'un son derece faydalı olduğuna dair duyumlar aldım. İnternet'ten biraz araştırınca Erkan Topuz'un da bu konuda açıklama yaptığı, hatta karadut şurubu tarifi verdiğini duydum. Netten bulabildiğim karadutun faydaları ile bilgiler aşağıdaki gibidir :

Karadut meyvesi çok güçlü bir antioksidan içerir. Bu güçlü antioksidanlar serbest radikalleri etkisiz hale getirerek bağışıklık sistemini güçlendiriyor. İçerdiği flavonoidler sayesinde kalbi koruyucu, yaşlanmayı geciktirici etkisi bulunuyor.karadut bitkisi böceklenmeyen tek organik bitkidir. Betakaroten ihtiva eder. Yalnız zamanı çok çabuk geçtiği için en bol olan zamanlarında kaynatarak şurubunu yapabilir ve bu karadut şurubunu difrizde saklayabilirsiniz.sağlık ve gençlik kaynağı olan bu şurubu mutlaka tüketin.

Karadut nelere iyi geliyor?
  • Halsizliği, aşırı yorgunluğu giderir
  • Ağız ve boğaz enfeksiyonlarına tavsiye edilir
  • Kanı temizler anemi hastalarına tavsiye edilir
  • Kan basıncını düşürür
  • Sindirim sistemi kronik hastalığına faydalı
  • Mide salgılarını arttırır
  • Sindirimi sistemini düzenler
  • Saçların ve dişlerin güçlenmesini sağlar
  • Kronik gastrit ve hepatit tedavisinde kullanılabilir
  • Uykusuzluğa iyi gelir

Karadut Ağacım ve Mitolojik Karadut'un Hikayesi



İyi ki bir karadut reçeli yaptım yani. Şimdi size benim karadut ağacımın resmini ve karadutun mitolojik hikayesini anlatmak istiyorum. Daha sonra Erkan Topuz'un Karadut'un faydaları ile ilgili bilgiler gelecek. Siz de benim bir daha reçel falan yapmamı istemeyeceksiniz :)))


Bu hikayeyi komşum bana mail ile göndermişti. Elimde kalan dut lekelerini yaprağı ile çıkarmak istedim ama çıkmadı. Yani benim koskaca hikayeden aldığım budur :))) ve ayrıca bu acıklı hikayeden sonra ben dut yemeğe devam ettim arkadaşlar.


Bir zamanlar birbirlerine aşık iki genç vardı. Kızın adi Tispe delikanlının ki ise Piremus idi. Bunlar yanyana evlerde otururlardı.Birlikte büyüdüler ve çocukluklarından beri birbirlerine karsi aşk beslerlerdi. Fakat aileleri görüşmelerini istemezler birbirlerine uygun olmadıklarını düşünürlerdi. Oysa onlar birbirlerini ölesiye seviyorlardı. İki evin arasında gizli bir çatlak vardı aileleri bunu bilmezler onlarda geceleri burda buluşur o aradan birbirlerine seslerini duyurur aşklarini dile getirirlerdi.
Bir gece ormandaki agacın altında buluşmaya karar verdiler. Tispe agaca Piremus dan önce varmıstı. Gittiğinde avını yeni yemiş, ağzından kanlar akan kocaman bir aslanla karşı karşıya geldi. Korkarak bir magaraya dogru koşmaya basladı. Farkında olmadan yolda boynundaki eşarpını düşürmüştü. O sirada Piremus geldi. Gördükleri karşısında donup kalmıştı. Kocaman aslan agzında kanlarla birlikte biricik sevgilisi Tispe nin eşarpını parçalıyordu.
O an aklina gelen ilk ve tek sey aslani Tispe yi öldürerek yediğiydi. Tispesiz yasayamazdı. Aklından geçen sadece aşkı uğruna canına kıymaktı.Belinden hançerini çıkardı ve göğsüne sapladı. Kanlar içinde cansız bedeni yere düştü.
Tispe ise korkusunu bir kenara atıp bir an önce aşkını görmek için mağaradan çıkmaya karar vermişti. Ağacın altına geldiğinde o korkunç sahneyle yüzlesti. Piremus un cansız vücudu yerdeydi ve elinde Tispenin düşürdüğü eşarpını tutuyordu. Ilk once genç kız olanlar karsısında ağlamaktan hiçbir seyi anlayamamıştı. Ama eşarpı ve uzaklaşan aslanı görünce anladı. Bir an mağarada düşündüğü o korkunç sey başına gelmişti. Ve onun öldüğünü düsünen Piremus aşki uğruna canına kıymıştı. Tispe bir an bile düşünmeden hançeri aldı ve göğsüne götürdü.
Onların aşkı ölesiye bir aşktı ve ölüm bile onları ayıramazdı.
Eğer Piremus aşkı uğruna ölümü göze aldıysa o da hiç cekinmeden canına kıyabilirdi ve haneri sapladı. Birden vücudu Piremusun bendeninin üstüne yığıldı. O anda tanrılar bu yüce aşkı ölümsüzleştirmek istediler ve bu çiftin üstünde duran agaci onlarin aşkına adadılar.
Piremusun kanını bu ağacın meyvelerine, Tispenin gözyaşlarını ise ağacın yapraklarına verdiler. O günden beri kara dut agacının meyvesinin cıkmayan lekesini,(Piremusun kan lekesini), dut ağacının yaprakları,(Tispenin gözyaşları) temizler.. Bilir misiniz; dut agacının meyvesinin lekesi çıkmaz ama elinize ağacın yapragını alır avuşturursanız lekenin gittigini göreceksiniz !!!

8 Haziran 2008

Porselen Demlik Çay Saati 24 Etkiniği - Kara Dut Reçeli




Bahçemde bir adet aşağıya doğru sarkan Karadut ağacı var. Gelip gittikçe atıştırıyoruz. Hafif mayhoş. Daha doğrusu garibimin olgunlaşmaya vakti olmuyor. Geçen gün altına çarşaf serdim ve silkeledim. Gelip evde tarttım 300 gr. geldi. Eşim tutturdu reçel yap diye. Kıramadım yaptım. Aslında yemek daha cazipti ya neyse. :))

Karadutları çelik tencereye koydum. Üstüne de 300 gr. şeker koydum . Şekerler yavaş yavaş eriyene ve karadutlar sulanana kadar çok kısık ateşte tuttum. Şeker eridikten sonra altını yarım açtım ve köpüklerini sıyırarak yaklaşık 20 dakika tuttum. Hafif sulu olsun istedim ama soğuğunca o kadar sulu olmadı nedense. İçine limon suyu sıkmayı unutmayın. Yoksa şekerleniyor. Tadı çok güzel oldu arkadaşlar. Ve bir renk ki muhteşemmmm. O rengi saçımın bir telinde mutlaka görmek isterim.

Bu arada porselen Demlik Çay Saati etkinliğini son dakika da yakalamışım. Ne çok ne güzel tarifler var.